31 Mart 1943... Savaş tüm hızıyla devam ederken seyircinin müzikal tiyatroya ilgisi de azalmıştır. Kim bilir, belki de ilk temsili o akşam gerçekleşecek “Oklahoma!” her şeyi değiştirip, seyircileri tekrar müzikallere çekecek sihre sahiptir. Manhattan’da tiyatro ahalisinin uğrak mekânı Sardi’s isimli restoranda ünlü şarkı sözü yazarı Lorenz Hart, temsilden çıkıp kutlamaya gelecek kalabalığı bekler. Kendisiyse müzikali yarıda terk etmiştir. 30’lu yıllar boyunca “My Funny Valentine” , “The Lady Is a Tramp” ya da “Blue Moon” gibi sayısız ünlü şarkıya beraber imza attığı besteci ortağı Richard Rodgers’ın ilk defa başka bir söz yazarıyla çalışmasını hoş karşılamaz. Zor bir sınava dönüşen bu gecede hem eski ortağının başarısını olgunlukla karşılamaya hem de güzelliğine hayran olduğu genç bir şaire duygularını açmaya çalışır.

Adını Hart ve Rodgers’ın en ünlü şarkısından alan Mavi Ay, altın çağı geçmişte kalmış, dâhi ama uyumsuz bir sanatçının hapsolduğu yalnızlıktan çıkma çabasını konu alıyor. Richard Linklater’ın tek mekânı etkili kullandığı yönetmenliği, Hart’ın müdanasız tavrını dozunda bir mizahla işleyen Robert Kaplow’un senaryosu ve ünlü söz yazarını canlandıran Ethan Hawke’un performansı dönemin Amerikası ve sanat dünyasını gerçeki detaylarla gözümüzün önünde canlandırıyor.

Berlin 2025

Gümüş Ayı En İyi Yardımcı Performans (Andrew Scott)